26 Mayıs 2012 Cumartesi

varlığına odaklanmam gerekirdi ellerine uzanıp. şimdi bir dikenli yollar üstünde koşuşturma yarışı. ellerimi uzatmalıyım diyordyum. ellerimi hüzünlü nasırlarımı ılık suda yumşatmalıyım teninle ısı alışveriişine geçmeden önce. bit bite uzaklaşıyor resmin benden. kara kalem çalışması oluyor bakışlar

otobüs

son on-yirmi yılda edebiyatımıza fena bir otobüs girdi. genelde hikayelerin geçtiği mekanlar otobüs durakları,otobüs içleri ve metrolar. yazarların çoğu günlerinin önemli bir kısmını yolculukla geçiriyor ya da ancak yolculuk yazarken yazma fırsatı bulabiliyor. bunlarda geçn yazarlar oluyor sanırsam. amerikan filmlerinde de o metal yığını metorlara çok rastlarız. pis bi olay olacaksa kapkaca maruz kalacaksa masum kız karakter genelde son metroyu beklerken bu olaylara maruz kalıyor. öellikle metroda deheşet üzerine yapılmış bir film bile var. tabi metro, amerikanlar için frontier  anlayışı da taşıyor. bir zamanlar at üstünde,sonra da buharlı trenlerle geçtiler hep önem. artık bu görevi metro görüyor.
 halk otobüsleri de insanlara ilham kaynağı olacak çok malzeme olması da bu olayı arttırıyor.otobüste birkere insan var. her türlü insan yüzü ve farklı dertlerle bezeli insanlar, nereye gittiklerini tahmin etme oyunları.otobüsde gözlerin dalıp gitmesi de otobüs yazarlığını tetikliyor sanırsam

kopya mı

an itibariyle elime geçmiş olan şiir kitabı içerik ve form yönüyle "ah muhsin ünlü" den şiddetle etkilenmiş olup benm şiirlerime öyle çok benzemektedirki, 2010 yılında basıldığını görmesem benim blogtan alınmış diyeceğim. üzücü bi olay.biyografi kısmı bile benimkine çok benziyo. bu kitabın adı "kimse kıpırdamasın" ve yazarı güven adıgüzel. Biçimden kaybeden içerikte kazanır napalım...

mesela muhsin ünlü "kavuşmamız radikal olacak" derken bu eleman da "kavuşmamız postmodern olacak" diyor. ya da "rakı şişesinde balık öldüm". demek ki, biz de olabiliriz
su yüz derecede kaynar.sonra sudan bonka geçeriz. mantıklı.çok mantıklı oldu bu bence. suyu sol götünle iç.sudan bahaneler her zaman sevgiler.acıktın mı cicim bana, hiç bakmıyorsun bu yana.pizzacım, poğçacım ben acıkıyorum. ama fakat susamak bir mantıksızlık ölçübirimidir
anti-romantik bir kodomana sorulması gereken sorular?
neden gülüyorsun?
-hareket çektiğin için
-b..b.akan burda olsaydı ne dersin?
-yürü git fahişe
-son sorumuz ne olsun?
-ama onu da sen yaz.
apokaliptik ruhlar asıyorum
apokaliptik ruhlar asıyorum
apokaliptik ruhlar asıyorum
çamaşır ipine