23 Mayıs 2012 Çarşamba

şimdi reklamlar

dünyanın en iyi soğuk çay markası: TEATONE.teatone. tea tone. bence diğer markları içerek dilinizi boşuna ekşitmeyin. teatone. bütün bimlerde...
birbigün internette dolanan birisi gelip hangi kafası güzel yazdı bunları diyecek. işaret parmağımla orta parmağımı göstereceğim.
kovboyların diline doladığı saman gibi doluyorum seni dudaklarıma. eski bir samuraydaki anlatım bozukluğu artık yenilerinin üretiliyor olması. katana gibi keskin olabilirsin ve etkili girebilirsin kalbime. ama yatağan gibi etkili kullanamadığından bir kısım kuş ölümleri gözlemlerim gözlerinde. bilmek ölmektir. bunu bir yerde daha uyumuştum. kurşunlar vızıldıyarak kırmızı ışığa yakalanmıştı kulağımın dibinide. üstümde ve yüzümde bir parça çamur, bir de çay fincanı. bir film yıldızı da vardı yanımda. ben aktör olmak için yaradılmışım dedi. sevindim, bir kentrilyonda bir kişide olsa farketmiş ne mal olduğunu. ben ölmek için yaratılmışım güzelim nokta
gözlerine harcadığım iş gücü, söz, şarkı, vakit nerelerdedir şimdi. Kuru kahveci mehmet efendide öğüttürdüğüm kahve tozunu tane tane saymak gibi birşey bu. sen bana bakma lafına gıcığım. sen bana bak hem de iyi bak. i think i am dumb. ama sen yine de bak. bence bir yaz bahar ya da kış akşamı görseydim gözlerini, yağmurun ışılıtılarını biriktirebilir ve gökkuşağından bir resmi geçit töreni düzenlerdim. kafam öyle karışıkki güzelim nar gibi şekilsiz bir küre şeklinde görünse de, içindeki taneler birbirine çarpıp duruyor jelatin gibi bir sıvı üstünde. şimdi bir pulp fiction gösterisi izleyeceksiniz. izliyorsun ama farkında değilsin güzelim. bütün filmlerde alt tema olarak sen varsın. bir besbol sopası seni nası hatırlatır bunu freud biliyor. kara içeceğimdeki kafein (coffee in) izlerinde silüetini görüyorum. beni kızdırma bebeğim bir tetiği çekişimde bütün john dillingerlar dize gelir. bunu sen de biliyorsun. kokladığım her gülde kan kokarken, gökyüzüne yumruk atmak kadar sevmak. evet katılıyorum. istikbal göklerdedir