Yakın zamanlarda çekilenn iki film üzerinden yola çıkacak olursak FBI teşkilatının pabucu dama atılmaya çalışılıyor gibi geldi. 2008de çekilen "Public Enemies" aslen bu teşkilatın gereksiz bir amaçla kurulup işe yaramadığını vurgulamaktaydı. Nitekim, yeni kurulan bureu of investigation maliyetini kurtarmak ve devletten gelen gelirin kesilmesini önlemek için kendini ispatlamak zorundaydı ve bu yüzden kendine Halk düşmanları yaratmalıydı. Yani bir nev-i scape goat meselesi. Tamam John Dillenger sütten çıkmış ak kamış değildi, ya da çikolatalı sütten çıkmış kara birşeydi. Ama adam filmde robin hood haydut tipinde, halka zarar vermeyen halkın parasına dokunmayan bir karakter göstertilmişti. Zira banka soygununda, vatandaşın parasını almayıp, "biz sizin paranıza dokunmayız" edalarındaydı.
Kısacası banka soyguncuları FBI amcalar için kolay ve ün getirecek avlardı ve böylece işe yaradığını ispat ederken film bize işe yaramadıklarını gösteriyordu inceden inceden.
2011 de bir de baktım ki o da nesi. J. Edgar Hoover'ın da filmini yapmışlar. Koltuğa da Clint Eastwood'u oturtmuşlar. FBI kurucusu J.Edgar megoloman, gey, asosyal ve paranoya bir eleman olarak ele alınmış. Hatta ve hatta yeri geldiğinde başkanlara bile sözünü dinleten bir güç olarak gösterilmiş. J.E. hayatını yazıya alırken de abartılı abartılı anlatıp hayatını birşeymiş gibi göstermeye çalışmış FBI'ı:) Hatta can dostu, yanından hiç ayırmadığı yarı sevgilisi adam yüzüne vurdu bunları. Yeri gelmiş, kominist korkusunu kullanarak ayakta kalmış teşkilat. Ya da Amerikanın en ünlü plotunun çocuk kaçırma davasını sonuçlandırarak reklamlar yapmış ama nafile. Aslında ortada kuru gürültüden başka birşey olmadığını ve yarı deli biri tarafından kurulan bu teşkilatın ne işe yaradığını sorgulatan bi film. Acaba Obama alttan alltan ekonomik kesintilere gidecek de bu teşkilatın fişini çekmek için reklamlara mı geçti?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder