Bazen işler öylesine karışık bir hal alırki, çözmeye çalıştıkça birbirini tetikleyerek daha kötüye doğru gitme eğilimindedirler. Yanlış anlamalar, kafa karışıklıkları, eski defterler, hastalıklar, yaptığınız yalnışlar,dost kazıkları vesaire...
Sanırım bu dünyada herşeyin bizim elimizde olmadığını kabul etmek gerek böyle zamanlarda. Bir köşeye çekilip sessizce, bazı düğümlerin kendi kendine çözülmesini beklemek gerek. Daha tek harfinin çıktığı 24 kelimelik bir bulmaca sorusunu cevaplamaya çalışmak ne kadar abesse, daha sabretmeden her işi hallederim niyetiyle işlere girişmek de bir o kadar abes.
Düşünmek lazım bazen, bu olay bende bir yıl, beş yıl sonrasında baktığımda yine aynı kafa karışıklığını yaratacak mı diye. Muhtemelen cevap hayır, o an için çok önemli olan şey, 1 ay sonrası için bile, o kadar önemli olmayabiliyor.
Hayat çok karmaşık değil, insanlarda farklılığı sağlayan çok küçük bir yüzde, aslında hepimiz aynı şeye kızıp, aynı şeylerden mutlu oluyoruz temel olarak. O yüzden çok farklı beklentilere girmeye gerek yok, bi yerde karşına çıkarsa sürpriz olur mutlu olur, daha güzel olursun.
Bir köşeye çekilip beklemek ...
ve sabırsızlık hastalığımızla başa çıkmaya çalışmak iyi gelecektir herkese.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder